Bir gün vazgeçtiğimde, o gün vazgeçtiğimi bildiklerinde kardeşlerim beni tutup kaldırır mı? Örneğin ben bir Mersinli olmama karşın “heye” kelimesinden nefret ederim, yerine “evet” demek varken. Ben yazı konusunda ne kadar ciddiyim, tüm ülke beni ilgilendirmez mi. Bir gün tarihi hatalı anlattığımda, gene kardeşlerim beni azarlar mı, yoksa tarihi kendime göre yonttuğum için devlet beni cezalandırır mı?

Dağlara zerre meraklı olmadım fakat yazının göğe doğru bir yeri var veya kelebekler var, dağ yoncaları var. Deniz kokusunu içime çektiğimde ne denli iyot burnumdan girerse o denli erinç içerisinde oldum doğru. Bana benzemez mi derinler, benden daha bilgili, benden daha güçlü biri bu adam bizden biri, ülkenin taa en içinden derinlerinden halkın dilinden, geçmişten, unutulmuş Türkmen obasından bize seslenip geldiği de oldu demez mi? Rum’un, Ermeni’nin diyarında mıyım, dedelerim bana kanla almadı mı buraları? Birileri bana, Diyarı Rum’da onlara karşı zerre kötülüğü olmadan yaşadı der mi? Fikrimin dilde, fikirde, işte birlik olduğunu anlar mı birileri! Türkmen obası yaylalara meraklı olmuştur ezelden, kendi soyum bile kalmazdı yazları çoğun kıyılarda, acaba onlar bile böyleyken dağlardan kuşların, kelebeklerin, yoncaların sesi de gelir mi? Burada onlar için uğraşırken.

Çok uzun zamandır, ne körüm, ne de dalgın, ezberimden konuşmayı da çok oldu bırakalı, tarihin, kültürün bir ezber olmadığını üniversite yıllarımda anladım şüphesiz. Fakat giriş tümcesi, girizgâh olmadan karşımıza çıkıyor artık her şey. İnsanlar kendilerine göre yasaları büküyor, paragrafı, yasanın neresinden tutarsın diye karşı çıkabiliyor birileri, çöp atan birine sokakta seslenemiyoruz, biz, sen devletsin bura da ülkemiz onu temiz tut diyemiyoruz, artık her şey çok yüzeysel, eğitimden mi kaynaklı, yoksa internetin bizi getirdiği yer mi bu anlayamıyorum.

Yasalar herkes için geçerli, hatta kelimeyi vurgulamak için, hatalı olduğunu bile bile “herkesler” diye kullanıyorum bazen, “ler” ekinin fazla olduğunu bile bile, koskocaman ülkede. Beni bir gün ararsanız, bir yolda mı bulacaksınız, yoksa bak burada anlatılan neydi diyebilecek erkim var mı? Kardeşlerim, akranlarım olacak mı sırtımı kollayacak.

Dağlarda gezen bizleri koruyan kardeşlerim için ovada kaç kere kaybettik sırtımızı kollayan olmadığı için. Onlar vatan uğruna şehit olurken, gene suçlanan biz mi olduk, yoksa kimlere anlatamadık düz ovada fikrimizi. Bir gün kaybedersem, şimdikinden daha büyük, en azından karıncanın yaptığını hatırlayın, yangını söndürmek için su taşımış, sormuşlar ya ne işe yarar taşıdığın su, karınca da yanıt vermiş en azından tarafımızı bilsinler! En azından hâlâ vatan için uğraştığımı da bilseler! Ama aklı selim olmak gerçekten çok zor.Mıgırtıngır kalmakta var bu ülkede!